31 Temmuz 2015 Cuma

Bakü, Kız Kalesi, İçerişehir...

Hazar Denizi kıyısında eski zamanlardan yadigâr, rüzgârların mesken tuttuğu, ateşler ülkesinin göz nuru şehir. Köpüklü dalgalar altına nice yaşayışları kucaklamış Bakû. 
Hazarın sularında aksi görünen saflık ve heybet timsalidir Kız Kalası. Her taşında tarihin acı ve tatlı hatıralarını saklayan şaheser yapı. Dostlukla gelenlere sıcak kucağını açar muhteşem kale kapıları. Kız Kalası, Namus Kalasıdır Azerbaycan için.
Bakû’nün en iki bin yıllık yaşı olduğu söylenir. Azerbaycan’ın en kalabalık yerleşim merkezidir. Anadolu için İstanbul neyse odur Bakû. Ülkenin en büyük sanayi ve ticaret merkezidir. Üniversitelerin hemen hepsi buradadır. Basın, yayım, medya her şey Bakû’dür burada. İstanbul’a alışan Bakü’den vazgeçemez. Sur içine gidersiniz, Gülhane’de dolaşır, Topkapı sarayının sırlı havasını hissedersiniz; İçerişehir de, Şirvanşahlar sarayında. Fatih camiine uğrar, Edirnekapı şehitliğini ziyaret edersiniz Şehitler hıyabanında vatanları için can vermiş yan yana yatan Anadolu ve Ata yurdun evlatları, Şehitlik Camiinden okunan ezan ve Kuranı dinlemektedirler. Beyazıt meydanına gelmek sahafları gezip kitaplarla eğleşmek mi istedi canınız buyurun İlimler Akademisine gidelim Fatihten çıkıp Veznecilerden işportacı ve satıcıların arasından geçtiğimiz gibi varırız. İlimler Akademisi üniversiteler meydanı, öğrencilerin buluşma mekânı, satıcıların bereketli pazarı, okuyucuların kitap kokusunu duymak için sayfaları karıştırdıkları iki şehrin ortak mekânı.
Zaman-zaman eski Bakû’den kalmış dar sokaklarda sıcak esen bunaltıcı rüzgâr, tozları havalandırır, petrol kokusu ulaşır bir yerlerden, geniş yeşil parklardan birine ulaşmak istersiniz ferahlamak için bir parça. Caddeler ışıklanır, dükkânlar zenginleşir ama eski Bakû yükselen gökdelenlerin arasında mahzun ve kederli gibidir sanki.
Şahin Durmaz








Hasan Boğuldu...

Kazdağları içinde binbir güzelliği barındıran cennet misal yaşam bir alanı. Çam ağaçları, soğuk pınarları, eteklerinde yemyeşil zeytinlikler. Bunlardan biride "Hasan Boğuldu" adıyla bilinen piknik alanı.
Zeytinli köyü içinden geçen yol ile varılan yer etrafında birçok benzer güzel yerler olmasına rağmen hakkında çekilen film ve yazılan hikayeler sayesinde daha fazla bilinmektedir. 

 

"Bir kenarda çömelip gözlerini bir bana, bir Sutüven'e çeviren kız, heybesini tekrar sırtladı. Dere boyunca, iki dağın gittikçe sıkışan yamaçları arasında, yeniden çıkmaya başladık. Menbaa yaklaştıkça dere artık akmıyor, çağlayanlar şeridi halinde, bir kayadan bir kayaya sıçrıyordu. Suyu aralarına alan kayalar bir yerde daralıp birbirlerine iki adım kadar yaklaşmışlardı; olanca hızlarıyla gelip bu cendereye giren sular, beş altı metre uzunluğundaki dar boğazdan görülmedik bir hırs ve süratle, ve simsiyah bir renk alarak geçiyorlar, kurtulduktan sonra da, kumlu ve çakıllı yataklarına serilip, beyaz kabarcıklı kahkahalar atarak fıkırdıyorlardı. 
  Yolun adamakıllı çetinleştiği, iki taraftaki taşlara, çalılara, çam fidanlarına tutunmadan yürümenin güçleştiği bir yerde önümüze koskocaman bir büvet çıktı. Bir başından bir başı on beş adım vardı. Üç adam boyu kadar derin olan suyu yüksekçe bir kayadan dökülüyordu. Gövdesini dört kişinin zor kucaklayacağı bir çınar havuza doğru eğilmiş, kalınlı inceli dallarını suyun üstüne uzatmıştı. Şimdi boğazın alt başı hizasına gelen güneş, iri yapraklar arasından geçerek büvetin dibindeki süt gibi beyaz çakılları, iri kumları ışıldatıyordu. Döküldükleri kayanın
dibinden başlayarak yer yer anaforlar yapıp kenarları dolaşan sular, havuzun alt başına gelince, birdenbire yollarını bulmuşlar gibi, geniş bir kayanın üstünden hızla geçerek akıp gidiyorlardı." (Sabahattin Ali'nin Hasan Boğuldu hikayesinden)




zeytinlik yolu...


Zeytin ağaçları arasından dağlara doru giden patika yol insanın içine huzur dolduruyor, güven hissi veriyor.
Derin kökleri, sağlam gövdesi, yemyeşil yaprakları ve dertlere deva meyvesiyle zeytin ağacı pozitif bir hayatı simgeliyor sanki.
Kazdağlarının eteğindeki bu zeytin ağaçları arasında yürümek insanın hayata bakışına olumlu bir nefes katıyor.